ADİL YARGILANMA HAKKI
GİRİŞ
Hak arama özgürlüğünün bir uzantısı olan Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi ,Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve daha pek çok temel hak ve özgürlükleri içeren Uluslararası Antlaşmalara konu olan adil yargılanma hakkı Dünya Ülkelerinde en çok ihlal edilen temel insan haklarından biridir.Yakın bir tarihe kadar yetkililerce ülkemizde Adil Yargılanma Hakkı ihlalinin yüzde 52 civarında olduğu bildirilmiştir.Yine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi yerel mahkemelerin verdikleri kararlara ilişkin ihlal kararı vermektedir.Halbuki insan hakları geliştiği takdirde ülkelerin gelişmişlik ve refah seviyesi artacaktır.Bu bağlamda adil yargılanma hakkı çerçevesinde yasal mevzuatın geliştirilmesi ve bu mevzuatın uygulanmasından çekinilmemelidir.
YASAL MEVZUAT ÇERÇEVESİNDE ADİL YARGILANMA HAKKI
Adil yargılanma hakkı bireylere bir suçla suçlandığında yargılama evresinde savunulma hakkı çerçevesinde kendilerini yasal merciler önünde ifade edebilmek için getirilmiş bir haktır.
Bu tanıma göre yargılamalar Makul Süre Çerçevesinde, aleni , hakkaniyete uygun bağımsız ve tarafsız bir mahkemede gerçekleşmelidir.Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 6.maddede adil yargılanma hakkı düzenlenmiş bununla beraber iç hukukta Anayasa Madde 9,10,36 , 138,139,140 .maddelerde ve Ceza Muhakemesi Kanununda ve Milletler arası Özel Hukuk Kanununun tebligata ilişkin hükümlerinde düzenlenmiş bulunmaktadır.Bunun yanı sıra pek çok maddeninde oluşumuna vesile olmuştur adil yargılanma hakkı.
KISITLANMASI
Adil yargılanma hakkı Anayasa Mahkemesi Kararlarınca ancak ve ancak meşru amaç çerçevesinde ,hakkın özüne zarar vermeden,başvurucunun hakları için ağır bir yük oluşturmadan ,yasalara uygun bir amaç çerçevesinde gerçekleşebilir. Ölçülülükle ifade edilmek istenen varılmak istenen amaçla elde edilen yarar arasında dengedir.Hakkın özü Kavramı ise çekirdek hakları kapsar.Örneğin toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı tamamen engellenemez bununla beraber kısıtlanarak yer gösterilebilir.
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 63.Maddesinde işçilerin grev hakkının yetkililerce daha ileri bir tarihe taşınabileceği hükmü adil yargılanma hakkının bir uzantısı olan hakkın özü kavramı bakımından oldukça tartışılmaktadır.
MAHKEME KARARLARI IŞIĞINDA ADİL YARGILANMA HAKKI
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Litvanya Ülkesindeki Donatas Sulcas davasında yargılamanın gecikme sebebiyle uzamasının başvurucunun adil yargılanma hakkını geciken adalet adalet değildir ilkesinden yola çıkarak ihlal edildiğine karar vermiştir.Bu Karar Yargılamanın Makul süre içinde gerçekleşmesi ilkesi çerçevesinde değerlendirilebilir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Romanya da gerçekleşen yerer halkın oluşturduğu iki gruptan birinin diğerinin köyünün yakılmasını ilgili halkın mağduriyetinin soruşturulmasının yapılmamasını etkin soruşturma yürütülmemesi ilkesi ile ihlal kararı vermiştir.Bu karar Adil yargılanma hakkının bağımsız ve tarafsız mahkemelerce yürütülmesi şartının yerine getirilmemesi ile bağdaştırılabilir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Ludi/İsviçre ve Artico /İtalya kararlarında şüphelilerin savunulma hakkı ihlal edildiği için adil yargılanma hakkının ihlaline karar vermiştir.
SONUÇ
Tüm dünya ülkelerinde adil yargılanma hakkı şartlarının uygulamadaki eksiklerden dolayı yerine getirilmemesinden tüm Dünya ülkelerinde ihlal edilmektedir.Bu durum hak arama özgürlüğünün yeterince yerine getirilmemesine yol açmaktadır.Halbuki adil yargılanma hakkının uygulanmasının çaresi yasal mevzuatlarda geliştirmeler iyileştirilmeler yapılmasında gizlidir.Bu kapsamda yasal mevzuatlar geliştirilmeli uygulanmasından da çekinilmemelidir.Unutmayalım ki ülkelerin gelişmesi için ne kadar iyi kanunlar yapılmasından değil iyi kanun uygulayıcılarından geçmektedir.En kötü kanunlar bile en iyi uygulayıcıların elinde en iyi şekilde yorumlanır.
Hak arama özgürlüğünün bir uzantısı olan Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi ,Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve daha pek çok temel hak ve özgürlükleri içeren Uluslararası Antlaşmalara konu olan adil yargılanma hakkı Dünya Ülkelerinde en çok ihlal edilen temel insan haklarından biridir.Yakın bir tarihe kadar yetkililerce ülkemizde Adil Yargılanma Hakkı ihlalinin yüzde 52 civarında olduğu bildirilmiştir.Yine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi yerel mahkemelerin verdikleri kararlara ilişkin ihlal kararı vermektedir.Halbuki insan hakları geliştiği takdirde ülkelerin gelişmişlik ve refah seviyesi artacaktır.Bu bağlamda adil yargılanma hakkı çerçevesinde yasal mevzuatın geliştirilmesi ve bu mevzuatın uygulanmasından çekinilmemelidir.
YASAL MEVZUAT ÇERÇEVESİNDE ADİL YARGILANMA HAKKI
Adil yargılanma hakkı bireylere bir suçla suçlandığında yargılama evresinde savunulma hakkı çerçevesinde kendilerini yasal merciler önünde ifade edebilmek için getirilmiş bir haktır.
Bu tanıma göre yargılamalar Makul Süre Çerçevesinde, aleni , hakkaniyete uygun bağımsız ve tarafsız bir mahkemede gerçekleşmelidir.Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 6.maddede adil yargılanma hakkı düzenlenmiş bununla beraber iç hukukta Anayasa Madde 9,10,36 , 138,139,140 .maddelerde ve Ceza Muhakemesi Kanununda ve Milletler arası Özel Hukuk Kanununun tebligata ilişkin hükümlerinde düzenlenmiş bulunmaktadır.Bunun yanı sıra pek çok maddeninde oluşumuna vesile olmuştur adil yargılanma hakkı.
KISITLANMASI
Adil yargılanma hakkı Anayasa Mahkemesi Kararlarınca ancak ve ancak meşru amaç çerçevesinde ,hakkın özüne zarar vermeden,başvurucunun hakları için ağır bir yük oluşturmadan ,yasalara uygun bir amaç çerçevesinde gerçekleşebilir. Ölçülülükle ifade edilmek istenen varılmak istenen amaçla elde edilen yarar arasında dengedir.Hakkın özü Kavramı ise çekirdek hakları kapsar.Örneğin toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı tamamen engellenemez bununla beraber kısıtlanarak yer gösterilebilir.
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 63.Maddesinde işçilerin grev hakkının yetkililerce daha ileri bir tarihe taşınabileceği hükmü adil yargılanma hakkının bir uzantısı olan hakkın özü kavramı bakımından oldukça tartışılmaktadır.
MAHKEME KARARLARI IŞIĞINDA ADİL YARGILANMA HAKKI
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Litvanya Ülkesindeki Donatas Sulcas davasında yargılamanın gecikme sebebiyle uzamasının başvurucunun adil yargılanma hakkını geciken adalet adalet değildir ilkesinden yola çıkarak ihlal edildiğine karar vermiştir.Bu Karar Yargılamanın Makul süre içinde gerçekleşmesi ilkesi çerçevesinde değerlendirilebilir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Romanya da gerçekleşen yerer halkın oluşturduğu iki gruptan birinin diğerinin köyünün yakılmasını ilgili halkın mağduriyetinin soruşturulmasının yapılmamasını etkin soruşturma yürütülmemesi ilkesi ile ihlal kararı vermiştir.Bu karar Adil yargılanma hakkının bağımsız ve tarafsız mahkemelerce yürütülmesi şartının yerine getirilmemesi ile bağdaştırılabilir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Ludi/İsviçre ve Artico /İtalya kararlarında şüphelilerin savunulma hakkı ihlal edildiği için adil yargılanma hakkının ihlaline karar vermiştir.
SONUÇ
Tüm dünya ülkelerinde adil yargılanma hakkı şartlarının uygulamadaki eksiklerden dolayı yerine getirilmemesinden tüm Dünya ülkelerinde ihlal edilmektedir.Bu durum hak arama özgürlüğünün yeterince yerine getirilmemesine yol açmaktadır.Halbuki adil yargılanma hakkının uygulanmasının çaresi yasal mevzuatlarda geliştirmeler iyileştirilmeler yapılmasında gizlidir.Bu kapsamda yasal mevzuatlar geliştirilmeli uygulanmasından da çekinilmemelidir.Unutmayalım ki ülkelerin gelişmesi için ne kadar iyi kanunlar yapılmasından değil iyi kanun uygulayıcılarından geçmektedir.En kötü kanunlar bile en iyi uygulayıcıların elinde en iyi şekilde yorumlanır.


Yorumlar
Yorum Gönder