KARŞILAŞTIRMALI DEMOKRASİ ANLAYIŞLARI VE TÜRKİYE
DEMOKRASİ NEDİR ?
Günümüzde pek çok Ülkenin seçim sistemlerine bakılarak salt X ülkesi antidemokratiktir veya Y ülkesi ileri demokrasi olmaktan çıkmıştır tarzında ibareler kullanılmaktadır. Peki bir ülkeyi demokratik kılan unsurlar nelerdir veya ileri demokrasiye sahip midir ilgili ülke yakıştırmalarında bulunmadan bence demokrasiyi hukuku ışığında yorumlamak gerekir.
Demokrasininin ne olduğu sorunsalını incelemek için felsefi yaklaşımlara baktığımızda bazı filozofların hukuk teorisyenleri demokrasiyi sığ bir yaklaşımla '' azınlık rejimi '' olarak nitelemekte, demokrasiyi oluşturan unsurun '' filozoflar yönetimi '' olarak açıklamaktadırlar. İleri demokrasinin anahtarının filozoflar yönetimi olduğunu savunan filozoflara göre halk bir ülkenin demokrasisinin yeterli olabilmesi temel ölçüt değildir.Halkın tercihlerini bir kenara bırakmak doğru mudur peki ! Azınlık rejimi olarak niteleyen teorisyenler ise halkın bir kesimini ilahlaştırırlarken diğer kesiminin tercihlerini hiçe saymaktadırlar.Elbette kastettiğim azınlıkta kalanların düşüncelerinin yok sayılması değildir.Demokrasiyi salt bir azınlık rejimi olarak niteleyerek siyasal tercihlerin bir kenara bırakılmamasıdır.Demokrasi nedir sorununu hukuki bir şekilde incelersek .Kamu hukukuna hakim olan ilkeler ışığında bakıldığında demokrasinin ne olduğu sorunsalına doktrinde şu şekilde yaklaşılmaktadır ;Abraham Lincoln ün '' halkın halk tarafından halk için yönetimi '' (government of the people ,for the people ) olarak tanımlandığı ideal ( olması gerekenin) tanımlandığı normatif demokrasi anlayışı , ki bu anlayış halkın tüm isteklerine uyulmasının hayali olduğu varsayımıyla eleştirilmiştir , olana bakılan çokça bir kitlenin isteklerine uyulması olarak adlandırılan yaklaşım olan ampirik demokrasi olmak üzre ikiye ayrılır.Ampirik demokrasinin günümüzdeki demokrasi anlayışının yansıttığı söylenebilir.Demokrasinin tanımında olan bu unsur doktrinde halkın haber alma seviyesinin etkin olduğu yani halkın özgürce medyaya ulaşabildiği rejimlerde daha da gelişmiştir denebilir.KARŞILAŞTIRMALI DEMOKRASİ ANLAYIŞLARI
1-Çoğunlukçu Demokrasi
Düşünsenize bir ülkede yaşıyorsunuz ve o ülke etkin demokratik şekillere uyduğunu iddia ediyor ve medya bu yönde haberler yapıyor ama bu haberlerin tamamı neredeyse yalan halkın çoğunluğunun desteğini almak amaçlı yapılmış halk da bu yalanlara inanıyor ya da inanmak zorunda bırakılıyorlar adeta devlet o ülkede toplumu BİG BROTHER İS WATCHİN YOU büyük biraderin izlediği gibi izliyor ! Çoğunluk gibi olmayanlar ise ki bu azınlığı ( azınlıktan kastım sorgulamayı başarmış insanlardır etnik bir milliyetçiliği savunduğumu düşünmeyin) oluşturanlar o azınlığın hakları hiçe sayılıyor !İşte siz bir Çoğunlukçu Demokrasi de yaşıyorsunuz demektir!Çogunlukçu demokrasilerde çogunluğun yönetme hakkı vazgeçilmez olandır.Mutlaktır .Eğer çoğunluk bir karar aldıysa azınlık( sorgulamayı başarmış insanlar ) buna uymak zorundadır.Toplumun mutlak üstünlüğünü oluşturan kimselerin oluşturduğu çoğunluğun kararları ne olursa olsun azınlığa sormadan alınır.Çoğunluğun istekleri ile azınlığın ihtiyaçları arasında bir denge yoktur.Bu peki bize neyi hatırlatmalı Jean Jacques Rousseau'nun genel irade kavramını .Çoğunlukçu demokrasiyi savunan yazarlar eleştrilebilir.Bu demokrasi şeklini eleştirenler haklı olarak şunu iddia etmektedirler çoğunluk yanılabilir , yanılmasa dahi bir ülkede çoğunluk tarafından alınan kararlar salt gerçeği yansıtmaz.
2-Çoğulcu Demokrasi
Çoğulcu demokrasi ve çoğunlukçu demokrasi farklı kavramlardır.Aynı kavramlar değillerdir ama tamamıyla zıtta değildirler.Çoğulcu demokrasi der ki yönetim yine çoğunluğun çıkarlarına göre olsun ama azınlığın hakları yok sayılmasın.Beğenmediğiniz o yüzde bir bile size yanıldığınızı anlatabilir.Peki hem çoğunluk hem de azınlık bir toplumda nasıl mutlu edilebilir ? Bu denge nasıl sağlanır ?Yönetim gene çoğunlukta olsun ama azınlığın temel hakları sınırlanmasın.Plülarist ( çoğulcu ) demokrasinin temelini özgür tartışma ortamı her fikrin özgürce tartışalabildiği ve pazarlıklar oluşturur.Peki azınlıklar kendini ifade edebilme hakkını kötüye kullanamazlar mı işte son dönemlerde kendisine tanınan hakları kötüye kullanan azınlıklar mevcuttur.İşte bu azınlıklar ilgili ülkelerde kendisine tanınan yetkileri kötüye kullandıkları için ülkeleri ileri demokrasi olmaktan çıkarmaktadırlar.Misal örneğin ; çoğunluğun yönetme hakkının inkarı.Elbette bunun olmasında çoğunluğun hataları vardır.Aslolan çoğulcu demokrasilerde çoğunluğun haklarının azınlığın temel hürriyetlerinin gözetilerek korunmasıdır.
ÇOĞUNLUKÇU DEMOKRASİDEN ÇOĞULCU DEMOKRASİYE GEÇİŞ SÜRECİNDE OLAN BİR ÜLKE ; TÜRKİYE
Ülkemiz Türkiye çoğunlukçu bir demokrasi aşamasından çoğulcu demokrasi anlayışına geçişini emin adımlarla sürdürmektedir.Bu geçiş aşamasında teknik veya yönetimden kaynaklanan aksaklıklar yok değildir.Ama Türkiyedeki yasal gelişmelere bakıldığında salt çoğunlukçu veya hep çoğulcu olarak ilan etmek doğru olmaz.Unutmayalım ki bir rejimin kötü olduğu takdirde bu anlayışı düzeltmenin yolu yapıcı eleştirilerden geçmektedir.
MERAKLISINA ; Militan demokrasi demokrasinin kendi kendisini korumasını ifade eder.Nazi Almanyasındaki uygulanan baskıcı yönetim şekli veya Dönemin İtalyasında Uygulanan Mussoloni İtalyasında uygulanan kötü yönetim idaresi sonrası demokrasiler kendi kendini korumayı faşist idare şekillerine karşı kendi kendini korumayı tercih ettiler.Marksist demokrasi anlayışı ise Komunist rejimlerde doğmuştur.Bu anlayışta modern anlamda insan hakları batının ürünü olup ülkelerin gelişebilmesi adına daha geniş bir insan hakları iddia edilen şudur ki doğruları yansıtan bir insan hakları anlayışına ihtiyaç vardır denilmektedir Bu anlayışı savunanlar tarafından doktrinde.



Yorumlar
Yorum Gönder