Keşke demek, ne demek?
Siz hiç ''keşke anam babam olmasaydı da bende dünyaya gelmeseydim, hiç yaşamamış olsaydım, gördüğümü görmeseydim, sevdiğimi bilmeseydim, yaşadığımı hissetmeseydim'' diye düşündünüz mü?
Ben düşündüm..
Hiç ''keşke aşık olmasaydım, yaşadıklarıma maruz kalmasaydım, keşke hiç nefes almasaydım da bugünlere şahit olmasaydım'' dediniz mi?
Ben dedim..
Hiç '' dostum düşman olmasaydı da ben onlara kurban olsaydım, çalıştığım yerlerde verdiğim özveriye layık insanlarla karşılaşsaydım, yaşadığım sürece yaptığım iyiliklere karşılık vermeseydiler de en azından kötülük cevabı almasaydım'' diye yarım kaldınız mı?
Ben kaldım..
Hayat her zaman adil değil, ayrıca her zaman açık sözlüde değil.. Bazen, hani nasıl derler; şans siz otobüs durağında beklerken, sizin doğru otobüse binmenizi bekler.. Bu kimi zaman doğru zamanı beklemenize bağlıdır, kimi zaman ise doğru zamanın kendiliğinden gelmesine..
Kimseye bağlamamak lazım yanlışlar silsilesini.. İlk yazımız da bahsettiğim gibi, sorgulayacağız.. Biz bize soracağız, biz bize cevap vereceğiz.. Cevapsız kaldığımız yerde ise, sordukça bulamadığımız cevapları bekleyerek razı gelicez.. Tabii bu naçizane benim yöntemim.. Herkesin doğrusu kendine, lakin doğru bir tane!
Sevgili okurum bilinçli olarak kısa tutuyorum yazılarımı, zira bende içimden geldiği kadarını paylaşıyorum..
Şunu bil ki, herkesin derdine ortak bir yazıdır bu.. Kimsesiz kalmışların kimsesi olsun diye değil, yarenlik yapanların kimsesine ithafen..
Sona gelen arkadaşlara teşekkürler.. Saygılar..


Yorumlar
Yorum Gönder